Çene cerrahisi ağız içerisinde yer alan yumuşak ve sert dokularda oluşan hastalıkların tespit edildiği ve bu sorunların ortadan kaldırması amacıyla çeşitli işlemlerin gerçekleştirildiği bir bilim daldır.
Çene cerrahisi ağız içerisinde yer alan yumuşak ve sert dokularda oluşan hastalıkların tespit edildiği ve bu sorunların ortadan kaldırması amacıyla çeşitli işlemlerin gerçekleştirildiği bir bilim daldır. Yumuşak dokular arasında dudak, dil, damak ve yanak yer alır. Diş, çene ve çene eklemleri de sert doku olarak ağız, diş ve çene cerrahisi kapsamında değerlendirilir. Bu dokularda ortaya çıkan rahatsızlıklar titizlikle ele alınması gereken cerrahi operasyonlardır ve uygulama esnasında genel, lokal veya bilinçli sedasyon anestezi eşliğinde gerçekleştirilir.
Çene cerrahisi kapsamında ağızda bulunan yumuşak ve sert dokularda gelişen hastalıklar teşhis edilir ve ardından cerrahi müdahalede bulunulur. Bu uygulamalar arasında;
Çene cerrahisi 20 yaş civarında sürülmeye başlandığından 20 yaş dişi olarak adlandırılan ve diş diziminin en sonunda bulunan üçüncü azı dişine yönelik çeşitli müdahalelerde bulunur. 20 yaş dişi rahatlıkla çıkmış ve herhangi bir çürüme ile karşılaşılmamış ise çekim gerçekleştirilmesine gerek kalmaz. Fakat çoğu zaman 20 yaş dişine bağlı olarak çeşitli problemlerin meydana geldiği görülür.
Çene cerrahisi alanında çene kemiği üzerinde gerçekleştirilen pek çok işlem mevcuttur. Bu uygulamalar sonrasında yaşanan ağrıyı azaltmak, hastanın genel durumuna ve iyileşme sürecine olumlu katkıda bulunmak ve yaşanması muhtemel olan ödemin oluşmasını engellemek adına lazer uygulaması gerçekleştirilebilir.
Diş çekimi sonrası rahatsızlık hissini en düşük seviyeye indirmek adına dikkat edilmesi gereken pek çok madde mevcuttur. Bu maddelere uyulduğu takdirde hem ağız içi enfeksiyonlarının önüne geçilir hem de iyileşme süreci hızlandırılır.
Çene cerrahisi kapsamında gerçekleştirilen işlemler sonrasında sinüs cerrahisinin yapılması da gerekebilir. Üst çenede yer alan azı dişi kökleri ile sinüsler komşu durumundadır. Azı dişlerinin çekilmesi durumunda sinüslerin aşağıya çökmesi ve kemik kaybının meydana gelmesi söz konusudur. Sinüs cerrahisi ile sinüslerin aşağıya kayması önlenerek kemik kaybı riski ortadan kaldırılır.
İmplant tedavisini gerçekleştirebilmek için hastada yeterli miktarda kemik yoğunluğunun bulunması gerekir. Aksi takdirde kemik grefti adı verilen çene cerrahisi uygulaması yapılmalıdır. Kemik grefti, hastanın vücudundan alınan kemiğin implantın yapılacağı alana taşınması ile veya kemik tozlarıyla hedeflenen bölgede kemik oluşumun sağlanmasıyla gerçekleştirilir.
Özel Dent Leon ağız ve diş sağlığı poliklinikleri, MAVİŞEHİR DİŞ KLİNİĞİ, BORNOVA DİŞ KLİNİĞİ, ÇİĞLİ DİŞ KLİNİĞİ, GÜZELBAHÇE DİŞ KLİNİĞİ ve BAYRAKLI DİŞ KLİNİKLERİ ile bünyesinde implant cerrahisi, gülüş tasarımı, gömülü 20 yaş diş, Zirkonyum, Estetik Diş,Lamine, ileri düzey greftleme, ortodontik tedavi, invisalign(şeffaf plak) tedavisi, estetik dolgu, kanal tedavisi, protetik diş tedavisi, diş eti ve hastalıkları tedavisi yapılmaktadır.
Copyright © 2023. All rights reserved.
