Ağız Sağlığı
Ağız Kokusu Nasıl Giderilir?
Ağız kokusu tıp dilinde halitosis olarak bilinen ve kişinin biyolojik sağlığından çok sosyal ve psikolojik sağlığını etkileyen, istenmeyen bir durumdur. Birey ya ağız kokusunun farkındadır…
İlk muayenemizde, ağız ve diş sağlığınızı genel olarak değerlendiriyoruz. Hekimimiz tarafından yapılan detaylı ağız içi muayene ile dişlerinizin durumu incelenir, varsa çürük, diş eti hastalığı, diş sıkma gibi problemler tespit edilir. Gerekli görülürse panoramik röntgen alınarak kemik yapısı ve diş kökleri de detaylı şekilde değerlendirilir. Böylece size en uygun tedavi planı oluşturulur.
Genellikle ilk muayene sırasında panoramik röntgen alınır. Bu sayede dişlerin, çene kemiğinin ve sinir yapılarının genel durumu değerlendirilir. İmplant gibi cerrahi işlemler ya da detaylı kök tedavisi planlamalarında ise 3D dental tomografi (konik ışınlı BT) istenebilir. Bazı vakalarda kan tahlili gerekebilir; özellikle sistemik hastalıklar veya cerrahi işlemler söz konusuysa.
Evet, elbette. İlk muayene ve gerekli görüntüleme işlemlerinden sonra size özel bir tedavi planı oluşturulur. Bu plan doğrultusunda uygulanacak işlemler ve ücretlendirme konusunda detaylı bilgi verilir. Böylece sürece başlamadan önce tüm maliyetleri öğrenebilir, kararınızı buna göre verebilirsiniz.
Evet, acil durumlarda da hizmet vermekteyiz. Diş ağrısı, apse, kırık diş ya da düşen dolgu gibi acil müdahale gerektiren durumlarda bize ulaşarak aynı gün içinde randevu alabilirsiniz. Deneyimli ekibimizle hızlı ve etkili çözümler sunuyoruz.
Diş implantı, genel sağlık durumu iyi olan ve çene kemiği yeterli olan bireyler için ideal bir tedavidir. Ancak bazı sistemik hastalıkları olan bireylerde (örneğin kontrolsüz diyabet, ileri düzey osteoporoz gibi) veya yeterli kemik hacmi olmayan durumlarda ön değerlendirme ve ek tedaviler gerekebilir. Kliniğimizde yapılan detaylı muayene ve görüntüleme sonrası implantın sizin için uygun olup olmadığı net bir şekilde belirlenir.
Tek diş eksikliklerinde implant, diş kaybını en doğal ve sağlıklı şekilde telafi eden yöntemdir. Diğer sağlıklı dişlere müdahale edilmeden, yalnızca eksik dişin yerine uygulanır. Ancak her durumda implant şart değildir; bazı vakalarda köprü ya da protez gibi alternatifler de değerlendirilebilir. En uygun çözüm, hekiminizin muayene sonrası önerisiyle belirlenir.
İmplant tedavisinde fiyatlar; kullanılan implant markasına, kemik yapısına, uygulanacak ek işlemlere (kemik tozu, sinüs lifting vb.) ve hekimin uzmanlığına göre değişiklik gösterebilir. Ayrıca tedavi sürecinde kullanılacak üst yapı (zirkonyum, metal destekli porselen vb.) da fiyatı etkileyen unsurlardandır. Kliniğimizde, muayene sonrası size özel net ve şeffaf bir fiyatlandırma yapılır.
İmplantın çene kemiğine yerleştirilmesi genellikle 30-60 dakika süren bir işlemdir. Ancak implantın kemikle kaynaşması (osteointegrasyon) ortalama 2-4 ay sürebilir. Bu sürecin sonunda protez diş yerleştirilir. Bazı vakalarda aynı gün geçici diş uygulaması da mümkündür. Tedavi süresi, kişiye özel olarak planlanır.
İmplant uygulaması lokal anestezi altında yapılır, bu nedenle işlem sırasında herhangi bir ağrı hissedilmez. Sonrasında yaşanabilecek hafif ağrı ya da şişlikler ise genellikle reçete edilen ilaçlarla kolaylıkla kontrol altına alınır. Kliniğimizde hastalarımızın konforu ön planda tutulur; gerekirse sedasyon ya da genel anestezi gibi alternatifler de sunulur.
Zirkonyum kaplamalar, altyapısında metal yerine beyaz zirkonyum oksit kullanılarak üretilir. Bu sayede diş etiyle uyumu daha iyidir, ışık geçirgenliği yüksektir ve doğal diş görünümüne çok daha yakındır. Metal destekli porselen kaplamalarda ise zamanla diş eti kenarında koyu renk yansımalar oluşabilirken, zirkonyumda bu risk yoktur. Estetik bölgelerde zirkonyum, arka dişlerde ise bazen metal destekli kaplamalar tercih edilebilir.
Zirkonyum kaplamalar hem estetik hem de dayanıklılık açısından oldukça başarılıdır. Yüksek ısılarda üretilir ve kırılmaya karşı dirençlidir. Doğru planlandığında çiğneme kuvvetlerine rahatlıkla dayanır ve uzun yıllar sorunsuz kullanılabilir. Ağız hijyenine dikkat edildiği sürece 10 yıl ve üzeri kullanım ömrü mümkündür.
Zirkonyum kaplamalar, doğal dişlere kıyasla renk değiştirmeye ve lekelenmeye karşı çok daha dirençlidir. Yüzeyi pürüzsüz ve parlaktır; çay, kahve, sigara gibi dış etkenlerden kolay kolay etkilenmez. Düzenli diş bakımı yapıldığında zirkonyum dişlerde sararma oluşmaz.
Zirkonyum fiyatları; kullanılan materyalin kalitesine, hekimin uzmanlığına, uygulanacak diş sayısına ve tedavinin zorluk derecesine göre değişebilir. Ayrıca tedavinin estetik beklentilere göre kişiye özel planlanması da fiyatı etkileyebilir. Kliniğimizde ilk muayene sonrası size özel şeffaf bir fiyatlandırma yapılır.
Zirkonyum kaplama tedavisi genellikle 5-7 gün içerisinde tamamlanabilir. İlk seansta dişler hazırlanır ve ölçü alınır. Takip eden seanslarda provalar yapılır ve son aşamada kaplamalar dişlere kalıcı olarak yapıştırılır. Kliniğimizde estetik ve fonksiyonel açıdan en iyi sonucu almanız için süreç titizlikle yönetilir.
Ortodontik tedavi süresi kişiden kişiye değişir. Dişlerdeki bozukluğun derecesine, yaşa ve tedaviye uyuma bağlı olarak ortalama 6 ay ile 2,5 yıl arasında sürebilir. Basit çapraşıklıklar daha kısa sürede düzelirken, iskeletsel problemler daha uzun bir tedavi gerektirebilir. Tedavi süresi, ilk muayene sonrası netleşir.
Ortodontik değerlendirme için ideal yaş 7-8 yaş civarıdır. Bu dönemde çene gelişimi devam ettiği için, erken dönemde yönlendirme yapılabilir. Ancak aktif tedavi genellikle 11-13 yaş arasında, daimi dişlerin büyük çoğunluğu sürdüğünde başlar. Yine de her yaşta ortodontik tedavi mümkündür.
Ortodontik tedavide yaş sınırı yoktur. Yetişkin bireyler de diş teli veya şeffaf plak (Invisalign gibi) ile ortodontik tedavi görebilir. Diş eti sağlığı uygun olduğu sürece her yaşta dişlerin düzgün hale getirilmesi mümkündür. Kliniğimizde hem çocuk hem yetişkin hastalar için ortodontik çözümler sunulmaktadır.
Diş teli takıldıktan sonraki ilk birkaç gün içinde hafif bir baskı ve sızlama hissi normaldir. Bu, dişlerin hareket etmeye başladığını gösterir. Bu süreç genellikle 3-5 gün içinde hafifler. Ağrı genelde dayanılabilir düzeydedir ve basit ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir.
Tedavi sonrasında dişlerin eski haline dönmemesi için pekiştirme (retainer) tedavisi uygulanır. Bu süreçte şeffaf plaklar ya da sabit tellerle dişlerin yeni konumda sabitlenmesi sağlanır. Bu aşamaya dikkat edilmezse dişlerde kısmi geri kaymalar olabilir. Kliniğimizde hastalarımıza bu süreci yakından takip ederek rehberlik ediyoruz.
Lamine kaplamalar (porselen laminalar), sadece ön yüzeye uygulanan ince yaprak porselenlerdir ve estetik amaçla tercih edilir. Genellikle kesim işlemi çok azdır veya hiç yapılmaz. Zirkonyum kaplamalar ise dişi tamamen çepeçevre sarar ve hem estetik hem fonksiyonel sorunlarda kullanılır. Kısaca:
Lamine: Daha estetik, az müdahale, sadece ön dişlerde kullanılır.
Zirkonyum: Daha dayanıklı, tüm dişi kaplar, hem ön hem arka dişlerde kullanılır.
Doğru uygulandığında ve hasta ağız bakımına dikkat ettiğinde lamine kaplamalar uzun yıllar sabit kalır. Ancak diş sıkma, tırnak yeme gibi alışkanlıklar varsa kaplamanın düşme riski artabilir. Kliniğimizde kullanılan yüksek kaliteli yapıştırıcılar ve hassas uygulama tekniği sayesinde böyle bir risk minimumdur.
Evet, lamine kaplamalar ince yapılı ve ışık geçirgenliği yüksek olduğu için gerçek diş kadar doğal bir görünüm sunar. Özellikle ön diş estetiğinde en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. Kliniğimizde her hastanın yüz şekline ve diş yapısına uygun kişiye özel tasarımlar yapılır.
Lamine uygulamasında diş yüzeyinden ya hiç ya da çok az madde kaldırılır. Bu nedenle geleneksel kaplamalara göre diş dokusuna en az müdahale edilen estetik çözüm olarak kabul edilir. Doğru yapıldığında dişe zarar vermez. Ancak uzman olmayan kişiler tarafından uygulandığında diş yapısına zarar verebilir.
Lamine kaplama tedavisi genellikle 3-5 gün içinde tamamlanır. İlk seansta dişler hazırlanır ve ölçü alınır, sonraki randevularda prova ve son yapıştırma işlemleri gerçekleştirilir. Tedavi süresi, uygulanacak diş sayısına göre değişebilir.
Kanal tedavisinin başarısız olması durumunda genellikle yeniden kanal tedavisi (retreatment) yapılır. Dişin içi tekrar temizlenip şekillendirilir ve daha dikkatli bir şekilde doldurulur. Bazı durumlarda ise kök ucuna cerrahi müdahale (apikal rezeksiyon) gerekebilir. Eğer dişin kurtarılması mümkün değilse, son çare olarak çekim düşünülebilir. Kliniğimizde bu gibi durumlarda detaylı röntgen ve değerlendirme sonrası en uygun tedavi planı belirlenir.
Doğru yapılmış bir kanal tedavisiyle dişiniz uzun yıllar, hatta ömür boyu ağızda kalabilir. Ancak bu dişin üzerine yapılacak kalıcı dolgu veya kaplama işlemi, ağız hijyeni, çiğneme kuvvetleri gibi faktörlere de bağlıdır. Özellikle arka dişlerde kanal tedavisinden sonra kaplama yapılması, dişin kırılmasını önleyerek ömrünü uzatır. Kliniğimizde tedavi sonrası koruyucu restorasyonlara büyük önem verilir.
Gülüş tasarımı sonrası sonuçların kalıcılığını korumak için:
Ağız hijyenine dikkat edilmelidir.
Sert gıdalarla kaplamalara aşırı baskı yapmaktan kaçınılmalıdır.
Diş sıkma veya gıcırdatma problemi varsa gece plağı kullanılmalıdır.
Belirli aralıklarla diş hekimi kontrolleri ihmal edilmemelidir.
Sigara ve renkli içeceklerin (çay, kahve, kola) aşırı tüketimi diş rengini olumsuz etkileyebilir.
Kliniğimiz, tedavi sonrası size özel bakım önerileriyle süreci yakından takip eder.
Fiyatlar, yapılacak işlemlerin türüne ve sayısına göre değişiklik gösterir. Örneğin:
Diş beyazlatma, bonding, zirkonyum ya da lamine kaplama gibi hangi uygulamaların yapılacağı
Uygulanacak diş sayısı
Kullanılan materyal kalitesi
Diş etine yönelik estetik müdahaleler
fiyatı etkileyen başlıca unsurlardır. İlk muayene sonrası size özel bir planlama ve net fiyatlandırma sunuyoruz.
Gülüş tasarımı uzun ömürlü bir işlemdir ancak tamamen kalıcı değildir. Kullanılan materyallere ve ağız bakımına bağlı olarak yıllar boyunca estetik görünümünü korur.
Lamine ve zirkonyum kaplamalar 10-15 yıl hatta daha uzun süre dayanabilir.
Düzenli bakım ve kontrollerle bu süre daha da uzatılabilir.
Zamanla küçük düzeltmeler veya yenilemeler gerekebilir, bu da doğal bir süreçtir.
Klinik ortamında uygulanan profesyonel diş beyazlatma işlemi genellikle 1 ila 2 seans sürer. Her seans yaklaşık 30–45 dakika arasında tamamlanır. Renk tonuna ve kişinin beklentisine göre bazen ek seans gerekebilir. Daha kalıcı sonuçlar için ev tipi beyazlatma (kişiye özel plaklarla) desteği de verilebilir.
Beyazlatma işlemi sonrasında elde edilen sonuçlar genellikle 6 ay ila 2 yıl arasında kalıcılığını korur. Bu süre, kişinin çay, kahve, sigara tüketimi ve ağız bakım alışkanlıklarına bağlı olarak değişir. Düzenli fırçalama ve hekiminizin önerdiği şekilde ağız bakımıyla beyazlık süresi uzatılabilir.
İşlem sırasında genellikle ağrı hissedilmez. Ancak bazı kişilerde geçici hafif sızlama ya da hassasiyet olabilir. Bu durum normaldir ve kısa sürede kendiliğinden geçer. Kliniğimizde kullanılan gelişmiş beyazlatma sistemleri sayesinde hastalarımız bu süreci konforlu şekilde geçirir.
Hayır, profesyonel ürünler ve doğru tekniklerle uygulandığında diş beyazlatma işlemi diş minesine zarar vermez. Ancak evde bilinçsizce kullanılan bazı ürünler diş yüzeyine zarar verebilir. Bu yüzden beyazlatma işleminin diş hekimi gözetiminde yapılması önemlidir.
Bazı hastalarda beyazlatma sonrası geçici diş hassasiyeti görülebilir. Bu durum genellikle 24–48 saat içinde kendiliğinden geçer. Hassasiyeti azaltmak için hekiminiz özel flor jelleri veya hassasiyet önleyici diş macunları önerebilir.
Estetik diş tedavileri, kullanılan yöntem ve materyallere göre uzun ömürlü ve büyük ölçüde kalıcıdır. Örneğin:
Zirkonyum ve lamine kaplamalar genellikle 10–15 yıl hatta daha uzun süre sorunsuz şekilde kullanılabilir.
Bonding ve beyazlatma gibi işlemler ise düzenli bakım ile etkisini 1–3 yıl koruyabilir.
Ağız hijyenine dikkat edilmesi ve düzenli hekim kontrolleriyle estetik uygulamaların kalıcılığı ciddi şekilde artar.
Evet, estetik diş tedavileri doğru planlama ve kaliteli malzemelerle uygulandığında son derece doğal ve estetik sonuçlar verir. Kliniğimizde:
Diş rengi, yüz şekli, dudak hattı ve gülüş karakteri detaylı şekilde analiz edilir.
Kullanılan zirkonyum, lamine ve kompozit materyaller, doğal diş yapısına çok benzer ışık geçirgenliğine sahiptir.
Sonuçta yapay değil, kişiye özel ve doğal bir gülüş elde edilir.
Evet, diş eti hastalıkları doğru bakım ve düzenli kontrollerle büyük oranda önlenebilir. Şunlara dikkat edilmesi yeterlidir:
Düzenli ve doğru diş fırçalama (günde en az 2 kez)
Diş ipi veya arayüz fırçası kullanımı
Yılda en az 2 kez diş hekimi kontrolü
Tartar (diş taşı) temizliğinin ihmal edilmemesi
Sigara kullanımından kaçınılması
Bu alışkanlıklar, diş eti iltihabı ve ilerleyici hastalıkların oluşmasını önler.
Diş eti çekilmesinin tedavisi, sebebine ve seviyesine bağlı olarak değişir:
Erken evrede ise plak ve tartar temizliği yeterli olabilir.
İlerlemiş durumlarda özel diş eti tedavileri (küretaj, lazer uygulamaları, flap operasyonları) gerekebilir.
Aşırı çekilme olan durumlarda, diş eti grefti (doku ekleme) işlemleriyle estetik ve fonksiyonel iyileştirme sağlanabilir.
Kliniğimizde her hastaya özel olarak planlanan tedavi seçenekleriyle hem sağlıklı hem estetik diş etlerine kavuşmanız mümkündür.
Çocuğunuzun ilk diş muayenesi, genellikle ilk süt dişi çıktıktan sonra, yani 6–12 ay arasında yapılmalıdır. Erken muayene, olası sorunların erken teşhisi ve önlenmesi için çok önemlidir. Ayrıca çocukların diş hekimi ortamına alışması sağlanır ve doğru ağız bakım alışkanlıkları konusunda ailelere rehberlik edilir.
Evet, süt dişleri mutlaka tedavi edilmelidir. Süt dişleri:
Kalıcı dişlerin sağlıklı gelişimi için yer tutar,
Çocuğun doğru çiğneme ve konuşma fonksiyonlarını destekler,
Ağız sağlığının korunmasına yardımcı olur.
Tedavi edilmezse erken çekim gibi durumlar çene gelişimini ve kalıcı diş dizilimini olumsuz etkileyebilir. Kliniğimizde çocuklar için ağrısız ve konforlu tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.
Invisalign plaklarının temizliği için:
Her gün plaklar ılık su ve yumuşak bir diş fırçası ile nazikçe fırçalanmalıdır.
Sert kimyasallar veya sıcak su kullanmaktan kaçınılmalıdır, çünkü plaklar zarar görebilir.
Özel Invisalign temizleme tabletleri kullanarak plaklar haftada bir derinlemesine temizlenebilir.
Plaklar yemek yerken çıkarılmalı ve temizlenmeden tekrar takılmamalıdır.
Düzenli temizlik plakların şeffaflığını korur ve ağız hijyenini destekler.
Invisalign, hafif ve orta dereceli diş çapraşıklıkları, aralıklar, çapraz kapanış gibi ortodontik problemleri olan ergen ve yetişkinler için uygundur.
Geleneksel diş tellerine göre estetik ve konfor avantajı sağlar.
Ciddi kapanış problemlerinde veya çok karmaşık vakalarda ek tedavi gerekebilir.
İlk muayenede sizin durumunuza uygunluğunuzu detaylıca değerlendirebiliriz.
Fiyatlar, tedavi süresi ve kapsamına göre değişir:
Düzeltilmesi gereken diş sayısı ve problemin karmaşıklığı
Tedavi planındaki plak sayısı
Ek destekleyici işlemler (örneğin diş törpüleme, retainer)
fiyatı etkileyen başlıca unsurlardır. Muayene sonrası size özel net fiyat teklifi sunulur.
Çene cerrahisi sonrası iyileşme süreci, yapılan işleme göre değişmekle birlikte genellikle:
İlk birkaç gün şişlik ve hafif ağrı olabilir, doktorunuzun önerdiği ağrı kesiciler ve buz uygulaması rahatlatır.
İlk hafta yumuşak gıdalarla beslenmek önerilir.
İyileşme süreci genellikle 1-2 hafta sürer, tam iyileşme ise birkaç ayı bulabilir.
Kontroller düzenli yapılır ve hekiminizin tavsiyelerine uyulması çok önemlidir.
Evet, özellikle alt ve üst çenenin uyumsuz olduğu durumlarda, çene eklemi ve kaslarda zorlanma yaşanabilir. Bu durum:
Migren ve gerilim tipi baş ağrılarının tetikleyicisi olabilir.
Çene hareketlerinde kısıtlılık ve ağrıya yol açabilir.
Erken teşhis ve uygun çene tedavisi ile bu şikayetler büyük ölçüde azaltılabilir.
Çene problemlerinin tedavisi, diş sıkma (bruksizm) şikayetlerinin azaltılmasına yardımcı olabilir.
Çene uyumsuzluğu varsa, tedavi sonrası kaslarda rahatlama sağlanır.
Ayrıca gece plakları gibi koruyucu aparatlarla diş sıkmanın neden olduğu hasarlar önlenir.
Ancak diş sıkma birçok farklı nedene bağlı olduğundan, tam tedavi için kapsamlı değerlendirme gerekir.
Blog sayfamızı ziyaret ederek diş tedavileri ilgili makalelerle daha fazla bilgi edinin.
Ağız kokusu tıp dilinde halitosis olarak bilinen ve kişinin biyolojik sağlığından çok sosyal ve psikolojik sağlığını etkileyen, istenmeyen bir durumdur. Birey ya ağız kokusunun farkındadır…
Güzel bir gülüşe sahip olmanın yolu inci gibi bembeyaz dişlerden geçer. Dişlerimizi beyazlatabilmek için birçok yöntem kullanabiliriz. Diş hekimi tarafından uygulanabilen…
Sağlıklı ağız ve diş sağlığına sahip olmak için genelde diş fırçalamanın yeterli olduğu düşünülür. Oysa diş fırçalamak diş yüzeyinin sadece belirli bir yüzeyini temizler.